Genel

Sabancı Holding ve Carrefour Grup iştiraki, Türkiye perakende sektörünün öncü markası CarrefourSA, 71 ilde 1250 mağazası ve bayileri dahil olmak üzere 15.000 kişiye ulaşan kadrosu ile müşterilerine doğru ürünü, doğru üreticiden doğru fiyata ulaştırırken; kadın üreticilere desteğini sürdürüyor.

CarrefourSA’nın “Kadınların Gücü CarrefourSA’nın Gücü” sloganıyla yola çıktığı ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında 2019 yılından bu yana geleneksel hale getirdiği CarrefourSA Kadın Üreticiler Buluşması, bu yıl da İstinye CarrefourSA Hiper’de gerçekleşti. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen üretici kadınlar, süt ürünlerinden bakliyatlara, taze sebze ve meyvelerden organik içeceklere kadar kendi emekleri olan birçok ürünü doğrudan tüketicilere sunma imkânı buldu.

“Kadınların iş hayatında daha aktif olmasını teşvik ediyoruz”

Kadınların iş ve sosyal hayatın her alanında yer almasını, toplumsal kalkınmanın temel taşlarından biri olarak gördüklerini söyleyen CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, “Tüm ekosistemimizin merkezinde yer alan cinsiyet eşitliğini, ‘doğrusu’ vizyonumuzla özdeşleştiriyoruz. İş süreçlerimizde eşitlik ilkesine inanıyor, görev dağılımı açısından kadın-erkek eşitliğini önemsiyoruz. Tüm çalışanlarımızın %40’ı kadınlardan oluşuyor. Bu eşitliğin sadece kendi çalışanlarımızla kısıtlı kalmasını istemiyoruz. Bu sebeple üretici kadınları destekliyoruz ve emeklerinin reyonlardan müşterilere ulaşmasına fırsat tanıyoruz.” dedi.

“Topluma değer katmayı hedefliyoruz”

Üreten kadınları ve kadın girişimcileri teşvik ederek, işlerini büyütmelerine katkı sağladıklarını belirten Kartallıoğlu, şöyle devam etti: “Doğrusu CarrefourSA’da söylemimizle işimizin her adımında topluma ve çevreye değer katmayı hedefliyoruz. Bu misyonumuzun bir parçası olarak, Kadın Üretici Pazarımız ile kadın üreticilerimizin ekonomik bağımsızlıklarını destekliyoruz. Üreten kadınlarımız bu özel etkinlikte kendi değerini, emeğini ve başarısını gösterebilirken, müşterilerimiz de Türkiye’nin değerli topraklarından, üreticilerinden elde edilen bu ürünlere CarrefourSA güvencesiyle ulaşıyor. CarrefourSA olarak her zaman üreten ve kendi ayakları üzerinde durmak isteyen her kadının yanında olmaya devam edeceğiz. Güçlü ve üreten kadınların Türkiye’sine ulaşmayı diliyor, Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.”

Kadın emeğiyle üretilen yerel ürünlere yoğun ilgi

CarrefourSA Kadın Üretici Pazarı bu yıl; City Farm, Antre Gourmet, Laz Kızı, Mimi Çiftliği, Göçbeyli Köyü- Kent Tarımı, Heybelinin Heybeleri, Nutmatik , Ezgi Gıda, Lezzet Mantı, Mutlu Besin Tarımsal Kooperatifi, Atiye Laçin, Guru Moda, Balanu Organik Gıda, Serenin Doğal Dünyası,  Beta Tea, Sınırlı Sorumlu Adana Üreten Kadın Girişimi Üretim Ve İşletme Kooperatifi, Nora Midye, Veteriner Anne ve Hatice Teyze ile birlikte toplam 19 üreticiyi ağırladı.

Pazarda süt ve süt ürünlerinden bakliyata, şarküteri ürünlerinden atıştırmalıklara, kuru meyveden deniz mahsüllerine  kadar yüzlerce doğal ve organik ürün müşteriler tarafından da yoğun ilgiyle karşılandı.

MediaMarkt Türkiye’nin ‘Daha İyiye’ sürdürülebilirlik vizyonuyla döngüsel ekonomiye katkıda bulunmaya devam ediyor. Geçen yıl MediaMarkt Türkiye Genel Merkezinde başlayan ve bu yıl ilk kez Türkiye’deki ilk konsept mağazası İstanbul Marmara Park MediaMarkt Tech Arena mağazasına taşınan ileri dönüşüm projesiyle, 2024 Mayıs’tan bu yana 858,49 kg kahve posası ileri dönüşüm ile döngüsel ekonomiye kazandırıldı. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin veri odaklı atık yönetimi çözümleri sunan ilk sosyal girişimi olan Wastespresso ile iş birliği yapan MediaMarkt Türkiye, kahve posalarını ileri dönüştürerek birçok sektörün kullanımına uygun sürdürülebilir biyo-malzemelere dönüştürüyor.

MediaMarkt Tech Arena mağazasında 37,26 kg posa ileri dönüşüme katıldı

Projeye bu yıl ilk kez dahil edilen İstanbul Marmara Park MediaMarkt Tech Arena mağazasında ise ocak ayı boyunca 37,26 kg kahve posası toplanarak ileri dönüştürüldü. Bu sayede, bir evin yaklaşık bir haftalık elektrik tüketimine eşdeğer karbon salımının önüne geçilerek çevresel etkileri azaltmaya katkı sağlandı.

Kahve posaları sürdürülebilir ürünlere dönüşüyor

MediaMarkt Türkiye Genel Merkezinde başlayarak mağazalara taşınan ileri dönüşüm projesine, MediaMarkt Türkiye’nin katıldığı etkinlikler de dahil edilerek etkinlik süresince ikram edilen kahvelerin posaları da ileri dönüşüme kazandırılıyor. Düzenli olarak toplanan kahve posaları ileri dönüştürülerek birçok sektörün kullanımına uygun sürdürülebilir biyo-malzeme elde ediliyor. İleri dönüştürülmüş ürünler arasında ısıya ve yıkamaya dayanıklı çok kullanımlık bardaklar, biyobozunur pipet, kahve posaları ve atıl talaşlardan üretilen levhalar yer alıyor.

Döngüsel ekonomiye fayda yaratan bu iş birliğini hayata geçiren Türkiye’deki ilk elektronik perakendecisi olan MediaMarkt Türkiye, önümüzdeki dönemde diğer mağazalarını da projeye dahil etmeyi planlıyor.

Hepsiburada, Ramazan ayında çalışanları ile dayanışma kültürünü yaşatmak isteyen kurumsal müşterilerine Ramazan’a özel hediye kartlarıyla pratik ve avantajlı çözümler sunuyor.

Hepsiburada, fiziksel Ramazan kolileri yerine çalışanların ihtiyaçlarına uygun şekilde kullanabilecekleri dijital bir çözüm sunan kurumsal hediye kartlarını özel fırsatlarla sunuyor.

Toplu satın alımlar kapsamında kurumsal müşterilere satın alma tutarına özel indirim avantajıyla sunulan hediye kartları, kullanıcıların ihtiyaçlarını süpermarket kategorisinde diledikleri gibi karşılayabilecekleri kolay ve pratik bir alışveriş imkanı sunuyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki kullanıcılar, Ramazan’a özel ihtiyaçlarını ve süpermarket alışverişlerini Ramazan’a özel hediye kartlarını kullanarak Hepsiburada üzerinden karşılayabiliyor.

Firmalar, geleneksel yardım kolileri yerine dijital bir alternatif olan bu hediye kartlarıyla çalışanlarının süpermarket kategorisinde diledikleri ürünleri seçerek alışveriş yapmasına olanak tanıyor. Üstelik, Hepsiburada’nın Ramazan’a özel hediye kartları, kullanıcıların platformdaki kampanyalardan faydalanarak Ramazan ihtiyaçlarını uygun fiyatlarla karşılamasını sağlıyor. Hediye kartını tercih eden firmalar çalışanlarına destek olurken vergi avantajından da yararlanabiliyor.

Kampanya sayfası:
https://www.hepsiburada.com/staticpage/73779239725318

Türkiye teknoloji perakendeciliğinin ve e-ticaretin öncü markası Teknosa, mağazaları olan dijital bir platforma dönüşüm yolculuğunda dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve erişilebilirlik odağıyla tüm mağazalarını yenilemeye devam ediyor. Türkiye çapında 62 ilde 172 mağazayla hizmet sunan Teknosa, son olarak Mall of İstanbul’daki mağazasını da dijital konsepte dönüştürdü. Teknosa CEO’su Sitare Sezgin ve iş ortaklarının katılımıyla açılışı yapılan mağaza, EXXTRA formatta beyaz eşya dahil binlerce ürün grubunu teknoloji tutkunlarıyla buluşturuyor. Mağazada akıllı ev ürünleri için deneyim alanları, geri dönüşümden karbon ayak izini hesaplamaya pek çok konuda müşterileri bilgilendirip e-atıklarını bırakabilecekleri ‘sürdürülebilirlik duvarı’ gibi bölümler yer alıyor.

“Müşteri deneyiminde standartları değiştiriyoruz”

Teknosa CEO’su Sitare Sezgin, açılışta yaptığı konuşmada, müşterilere alışverişin tüm aşamalarında benzersiz bir deneyim yaşatmak için mağaza yatırımlarında hız kesmediklerini belirterek, şunları söyledi:

“2022 yılı ortasından bu yana müşterilerimizi sektörde bir ilk olan dijital konseptteki mağazalarımızla buluşturuyoruz. Bu konseptte, ürün bilgilendirme ekranları, deneyim alanları, engelli müşterilerimiz için özel bölümler ve sürdürülebilirlik yaklaşımımızla daha yalın ve konforlu bir hizmet sunuyoruz. Bugünkü açılışla birlikte 69 mağazamızı dijital konsepte dönüştürmüş olduk. Sektörde müşteri deneyimi standartlarını değiştiren dijital mağaza konseptimizi sırayla tüm mağazalarımızda hayata geçireceğiz.”

“Florentia Village – Luxury Designer Outlet”; klasik bir AVM anlayışının ötesine geçerek tamamen uluslararası finansman ile desteklenen küresel ölçekte bir yatırım olma özelliği taşıyor

Bu proje, İtalya’nın İhracat Kredi Kurumu SACE S.p.A (“SACE”) ile JP Morgan Londra’nın kararlı iş birliği sayesinde hayata geçirildi. SACE’nin Türkiye gayrimenkul sektöründeki ilk ve en büyük finansman paketi olma özelliğini taşıyan bu garanti kapsamında, J.P. Morgan Londra projenin finansmanını sağlıyor.

Toplam yatırım bedeli 160 milyon Euro olan projede; yatırımın 100 milyon Euro’luk kısmı kredi, 60 milyon Euro’luk kısmı ise doğrudan yabancı yatırımla sağlandı. 12 yıl vadeli 100 milyon Euro tutarındaki krediyle hayata geçirilecek Florentia Village ile aralarında İtalyan markaların da bulunduğu birçok uluslararası markanın Türkiye’ye kazandırılması hedefleniyor.

“Florentia Village Luxury Designer Outlet” projesinin birinci fazı, içinde kafe ve restoranların da yer alacağı 200’den fazla mağazaya ev sahipliği yapacak.

Bulunduğu bölgede yeni bir yaşam ve alışveriş deneyim destinasyonu yaratacak olan Florentia Village, ilerleyen dönemde genişleyerek 5 yıldızlı bir otele ve aile eğlence merkezine de ev sahipliği yapacak olan “The Village” projesinin içinde yer alacak.

Kalyon Kampüs tarafından İtalya’nın perakende gayrimenkul yönetimi alanındaki öncü şirketi RDM-Fingen Grubu ortaklığıyla hayata geçirilen projeyle ilgili düzenlenen  finansal kapanış töreninde konuşan Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Kalyon Kampüs Yönetim Kurulu Başkanı Murathan Kalyoncu, dünyaca ünlü lüks moda markalarını aynı çatı altında, ulaşılabilir fiyat politikasıyla sunacak olan projenin İstanbul ile bütünleşen ve dünya standartlarında bir yer olacağını ifade etmekten duydukları mutluluğu belirterek, “Florentia Village, İstanbul’da lüks perakende dünyasına yeni bir soluk getirerek ziyaretçilere alışveriş, gastronomi, konaklama ve eğlenceyi bir arada sunan benzersiz bir deneyim yaşatacak. Kalyon, RDM-Fingen ve Gaw Capital ortaklığıyla ülkemizin ilk lüks outlet merkezi olacak bu eşsiz proje, İtalya’nın İhracat Kredi Kurumu SACE ile JP Morgan Londra’nın kararlı iş birliği sayesinde hayata geçirildi. Projemizin uluslararası finansman ile hayata geçirilmesi ve ülkemize doğrudan yabancı yatırım girişi sağlaması çok kıymetli. Florentia Village ile ülkemize toplam 160 milyon euro yabancı kaynak sağlanmış oldu. Bu yatırımın, 100 milyon eurosunu kredi; 60 milyon eurosunu doğrudan yabancı yatırım girişi oluşturuyor. Bu proje, ekonomik anlamda büyük bir katma değer yaratarak global markaların ülkemizdeki yatırımlarını artırmalarını teşvik edecektir. Ayrıca ülkemiz istihdamına pozitif katkılar sağlayarak, bir çekim merkezi olarak ülkemize gelen turist sayısına da pozitif etki edecektir” dedi.

RDM-Fingen Group CEO’su Jacopo Mazzei, şunları ekledi: “Türkiye’nin ilk lüks tasarım outleti olan Florentia Village’ı duyurmaktan büyük bir heyecan ve onur duyuyorum. Bu proje, Avrupa çapında benzersiz yaşam tarzı merkezlerinin içinde yüksek kaliteli alışveriş için yeni ve benzersiz bir referans noktası oluşturacak.

Bu fırsatı 10 yılı aşkın süredir büyük bir tutkuyla arıyorduk ve şimdi Kalyon ile gerçekleştirdiğimiz ortaklık sayesinde, bu olağanüstü projenin 2026 yılı itibarıyla gerçeğe dönüşeceğini duyurabiliyoruz.

2026 itibarıyla yıllık yaklaşık 100 milyon yolcu trafiğine ulaşması öngörülen dünyanın en büyük ikinci havalimanına ve güçlü metropol yapısıyla moda bilinci yüksek 20 milyonluk bir nüfusa sahip. Her yıl 20 milyondan fazla turisti ağırlayan dinamik bir şehre yakın konumuyla Florentia Village, benzersiz bir perakende ve yaşam tarzı merkezi olacak. Bu proje, dünya çapında lüks tasarım outlet geliştirme alanında eşsiz ve tekrarı olmayan bir ikon haline gelecek.“

SACE Türkiye CEO’su Yeliz Tüfekçioğlu ise; “İlgili tüm taraflarla yürüttüğümüz iş birliği ve SACE’nin uluslararası ağı sayesinde, özellikle de İstanbul ofisimizin yerel paydaşlarla güçlü ilişkiler kurarak İtalyan şirketleri için yeni fırsatlar yaratmaya yönelik kararlılığıyla, Türkiye’de ‘Made in Italy’ markalarını destekleyen bir köprü olmaktan gurur duyuyoruz. Bu proje, birçok İtalyan markası için önemli bir vitrin oluşturmanın yanı sıra, katma değer ve istihdam açısından da büyük bir etki yaratacaktır” ifadelerini kullandı.

J.P. Morgan Türkiye Kıdemli Ülke Sorumlusu Mustafa Bağrıaçık ise, “Kalyon ile başka bir ECA finansmanında, bu sefer SACE ile çalışmak bir zevkti. Proje, İstanbul Havalimanı’na yakınlığından da yararlanarak hem turistlere hem de yerel ziyaretçilere farklı bir deneyim yaşatan bir eğlence ve alışveriş merkezi olacak.” dedi.

Alışveriş, gastronomi, konaklama ve eğlencesiyle eşsiz bir deneyim…

Projenin birinci aşaması, 65.000 metrekarelik kiralanabilir bir alan üzerine kurularak  yıllık 10 milyondan fazla ziyaretçiyi  ağırlamayı hedefliyor. İkinci fazıyla birlikte 110.000 metrekareye ulaşması planlanan bu eşsiz proje; uluslararası lüks markaların ilk konsept mağazalarını, moda dünyasının devlerini ve çeşitli kategorilerdeki markaların projeye özel şubelerini erişilebilir fiyatlarla sunacak.

Lüks perakendenin yanı sıra Türkiye pazarına ilk kez girecek yerel ve uluslararası gastronomi markalarının geniş bir seçkisini bünyesinde barındıracak Florentia Village projesinin içinde yer alacağı “The Village”de; aynı zamanda her yaştan çocuklar için özel olarak tasarlanmış heyecan verici bir eğlence alanı ve 5 yıldızlı otel de yer alacak. Bu sayede ziyaretçiler, sadece alışverişin değil aynı zamanda farklı bir eğlence deneyiminin de tadını çıkarabilecek.

Merkezi Konum ve Kolay Ulaşım
Proje, İstanbul Havalimanı ile Göktürk arasında sadece 5 dakika mesafede konumlanarak, İstanbul’un ana ulaşım hatlarına kolay erişim imkânı sunacak. Ayrıca “Florentia Village”, metroyla Gayrettepe’ye sadece 25 dakikalık uzaklıkta olup İhsaniye metro durağından projeye doğrudan ulaşılabilecek. Bu sayede hem yerel hem de uluslararası ziyaretçiler için benzersiz bir alışveriş ve yaşam destinasyonu haline gelecek.

AYD’nin yeni yönetim kurulu, danışma ve denetim kurullarının da belirlenmesi amacıyla yapılan Genel Kurul Toplantısı’nda, Nuri Şapkacı oy birliği ile Başkanlık görevine getirildi. 2025-2028 döneminde başkanlık görevini yürütecek olan 1965 Malatya doğumlu Şapkacı, ECE Türkiye’de Yönetim Kurulu Üyesi ve Eş Genel Müdür olarak görev yapıyor.

AYD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine ikinci kez seçilen Nuri Şapkacı, Genel Kurul Toplantısı’nda yaptığı konuşmasına Yüksek İstişare Kurulu’na Danışma Kurulu’na, Yönetim Kurulu’na ve tüm AYD üyelerine çalışmaları ve destekleri için teşekkür ederek başladı. Şapkacı, “Yönetim Kurulu’muz geçtiğimiz dönemde sektörümüzün kamuoyu nezdinde doğru temsil edilmesini ve ifade ettiği ekonomik büyüklüğün anlaşılmasını sağlamak, sektörel standartların oluşturulmasına katkıda bulunmak, karşılaşılan sorunları tespit ederek çözüm odaklı adımlar atmak amacıyla hem sektör içinde hem de dış paydaşlarla etkili bir diyalog sürdürdü. Daha önceki dönemlerde temelleri atılan ve bizim de son iki yıldır yoğun bir şekilde sektörümüz lehine kararların alınması için çalıştığımız bu süreci, en üst düzeyde gündemde tutmamızın yanı sıra basın ve yayın organları aracılığıyla kamuoyunda da güçlü bir şekilde dile getirdik.   Konut rejiminden ayrılan bir ticari gayrimenkul mevzuatının oluşturulması, bu sayede gelişmiş ülkelerdeki standartların ülkemizde de uygulanabilmesi amacıyla yaptığımız çalışmalarla ticari gayrimenkulün tüm alanlarında yerli ve yabancı yatırımların artmasını, yaratılan istihdam ve gelirle ülke ekonomisine katkımızın daha da büyümesini hedefliyoruz” dedi.

Şapkacı, konuşmasına şöyle devam etti: “Kamu kurumları nezdinde ve basın yayın organları aracılığıyla yaptığımız yoğun iletişim, sektörün çatı derneği olan AYD’nin doğru bilginin kaynağı olarak görülmesinde önemli katkı sağlamaktadır. Bunun yanı sıra gerek 600 kişilik katılımla ses getirerek sektörümüzün vazgeçilmez organizasyonu haline gelen AYD Alışveriş Ekonomisi Zirvesi’nde gerekse katıldığımız ulusal ve uluslararası diğer sektörel organizasyonlarda haklı taleplerimizi geniş kitlelere açık ve net bir şekilde ulaştırma imkânı bulduk. Bakanlıklar, yerel yönetimler, sektör dernekleri ve STK’lar tarafından yürütülen projelere, iş birliklerine ve araştırmalara aktif olarak katılım sağladık. Farklı grupların taleplerini barındıran ve kısa vadede kesin çözümler üretmenin kolay olmadığı bu süreçte, yılmadan, doğru iletişim stratejileriyle ve herkesin anlayabileceği bir dille mesajlarımızı iletmenin ortak paydada buluşmamız için en etkili yol olduğuna inanıyoruz.”

“Birlikten kuvvet doğar”

Konuşmasında AYD’nin 2024 yılı değerlendirmesi ve gelecek hedefleri hakkında da bilgi veren Şapkacı: “85 milyonluk güçlü iç pazara ve turizme hizmet eden 447 alışveriş merkezinde, 2024 yılında 55 milyar dolar ciro elde edilerek kayıt içi ekonomiye destek sağlandı. Alışveriş merkezlerimiz, aynı yıl 2,9 milyar kişi tarafından ziyaret edildi. Son 14 yılda kiralanabilir alan arzımız yüzde 136; ziyaretçi sayılarımız yüzde 150 oranında arttı. AYD olarak, doğrudan 600 bin, dolaylı olarak 2,1 milyon kişiye istihdam sağlayan sektörümüzün gelişimi ve ticari gayrimenkulün tüm unsurlarına yatırımların artması için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.  AYD ve EY iş birliğiyle hazırlanan sürdürülebilirlik raporunun ve Akademetre Research ile hayata geçirilecek olan Sürdürülebilirlik ve Enerji Endeksi’nin sektör için yol gösterici olacağını dile getiren Şapkacı, AVM ciro endeksinin ise ekonomist Fatih Keresteci’nin yorumlarıyla daha zengin bir içerikle yayınlanacağını belirtti.

Önümüzdeki dönemde kamuoyu oluşturmaya yönelik çalışmalara hükümet, basın, dernekler ve perakendeciler nezdinde temaslarla devam edileceğini vurgulayan Şapkacı; “Böylelikle ticari gayrimenkulün tüm alanlarında yerli ve yabancı yeni yatırımların önünün açabileceğimize inanıyoruz. Bu süreçte bizlerle birlikte yol alan, katkı sağlayan ve emeğini esirgemeyen herkese teşekkür etmek istiyorum. “Birlikten kuvvet doğar” anlayışıyla, 2025 yılında da dayanışmamızı sürdürerek sektörümüzü daha ileriye taşımayı ve hep birlikte güçlü adımlarla yol almayı temenni ediyorum.” dedi.

ECE Türkiye’de Yönetim Kurulu Üyesi ve Eş Genel Müdür olarak görev yapan Nuri Şapkacı, kariyerine KPMG’de denetçi olarak başladı. Yönetim alanında 25 yılı aşkın tecrübesi ile başarılı bir kariyere sahip olan Şapkacı, ECE Türkiye’ye katılmadan önce Teknoser, Yapı Kredi Finansal Kiralama, Teknoloji Holding, ITE Group PLC ve Pegasus Havayolları’nda üst düzey yönetici olarak çalıştı. Nuri Şapkacı, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Endüstri Mühendisliği lisansını tamamladıktan sonra San Francisco’daki Golden Gate Üniversitesi’nden Finans alanında MBA derecesini aldı. Nuri Şapkacı, 2025-2028 döneminde ikinci kez AYD Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapacak.

Sabancı Holding ve Carrefour Grup iştiraki, Türkiye perakende sektörünün öncü markası CarrefourSA 71 ilde 1250 mağazası ve bayileri dahil olmak üzere 15.000 kişiye ulaşan kadrosu ile müşterilerine doğru ürünü, doğru üreticiden doğru fiyata ulaştırırken; hayata geçirdiği projelerle sürdürülebilirlik alanında da öncü olmaya devam ediyor. ‘Balıkçılık Yaşarsa Ocaklar Yaşar!’ söylemiyle yola çıkan CarrefourSA, Balıkesir Erdek’te bulunan Ocaklar Köyü’nde hayata geçirdiği ‘Hayalet Ağlar’ projesiyle küçük ölçekli kıyı balıkçılığının korunmasına dikkat çekiyor.

“Ocaklar’dan Türkiye’ye Yayılmasını Hedefliyoruz”

CarrefourSA CEO’su Kutay Kartallıoğlu, projeyle ilgili yaptığı açıklamada “Bugün CarrefourSA olarak müşterilerimize doğru balığı ulaştırıyoruz. Ama doğru balığı gelecek nesillere ulaştırmak da hepimizin sorumluluğu. Bunun yolu da “doğru balıkçılık”. Sürdürülebilir deniz kaynaklarına yönelik yatırımlarımızla, sadece denizleri temiz tutmanın değil, aynı zamanda ekosistemi korumanın bir sorumluluk olduğunu vurguluyoruz. Ocaklar Köyü’nde gerçekleştirdiğimiz ‘Hayalet Ağlar’ projesiyle de denizlerimizin yalnızca ekonomik bir kaynak değil, hayatın sürdürülebilirliği için vazgeçilmez olduğunu göstermek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de su ürünleri tüketiminin Avrupa’nın oldukça gerisinde olduğunu söyleyen Kartallıoğlu şöyle devam ediyor: “TÜİK verilerine göre, Türkiye’de kişi başı su ürünleri tüketimi yıllık 7 – 7,5 kg iken, Avrupa’da bu rakam 20 – 22 kg’a kadar çıkıyor. Türkiye’nin en büyük balık alım satım perakendecisi CarrefourSA olarak, kaliteli gıdayı, güvenilir bir şekilde ve doğru fiyatlandırmayla müşterimizle buluştururken, Türkiye’nin deniz ürünleri tüketimini de bu hedef doğrultusunda artırmayı amaçlıyoruz. Mavi Ekonomi’yi organize gıda perakende sektöründe savunan öncü şirketiz. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, su ürünleri tüketimini artırmak için çalışıyoruz. Tabii bu üretimi yaparken su altı ekosisteminin devamlılığını da önemsiyoruz. Türkiye’nin ilk ve tek entegre midye tesisinde hayata geçirdiğimiz midye dolma üretimi kapsamında kullanılan teknoloji ile deniz temizliğine önemli ölçüde katkı sağlıyoruz” dedi.

Kadın İstihdamı ve Yenilikçi Çözümler

CarrefourSA’nın Mavi Ekonomi ve sürdürülebilir denizler odağındaki projeleri sadece denizleri korumakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal fayda da yaratıyor. “Proje kapsamında Balıkesir Erdek’teki Ocaklar Köyü’nde küçük ölçekli kıyı balıkçılığıyla uğraşanlara eğitimler düzenlenirken, bu eğitimlerin Ocaklar ile sınırlı kalmaması için dijital platformlara yüklenerek Türkiye genelindeki balıkçılara da fayda sağlamayı hedefliyoruz.” diyen Kartallıoğlu, “Aynı zamanda bölgedeki kadın istihdamını artırmaya yönelik projeler geliştiriyoruz. Ocaklar Köyü’nde Türkiye’nin ilk entegre midye tesisiyle iş birliği yaparken onlarca aileye geçim kaynağı sağlıyoruz. Şu anda midye entegre tesisinde, tesis müdürü de dahil olmak üzere tüm çalışanlar kadınlardan oluşuyor.” ifadelerini kullandı.

Etkileyici Bir Hikâye: Hayalet Ağlar

CarrefourSA’nın, “Balıkçılık Yaşarsa Ocaklar Yaşar” projesi, TBWA\Istanbul imzasıyla hazırlanan etkileyici bir enstalasyonla aktarıldı. Projeyle, yanlış avlanma sonucu denizlerin altında kalarak balıkların üremesini engelleyen hayalet ağların aslında balıkçılıkla geçinen bir köyü, hayalet bir köye çevirebileceğine dikkat çekiyor.

Ocaklar Köyü, CarrefourSA tarafından denizlerden toplanan hayalet ağlarla kaplanarak, bir gecede hayalet köye dönüştü. Yapılan bu enstalasyon çalışmasıyla görünen manzara gerçek olmasa da geleceğimiz olabilir mesajı verildi. Hayalet ağlarla yaratılan bu hayalet köy, çözüm bulunmazsa karşılaşacağımız geleceğin bir simgesi. Ancak bu sadece bir uyarı. “Hala şansımız var” mesajı verilen projede, aralarında eski balıkçıların ve gençlerin de olduğu yerel halkın çağrısına yer verildi. “Hayalet Ağlar” temasıyla dikkat çeken proje, denizlerimiz için harekete geçmenin aciliyetini, etkileyici bir görsellikle gözler önüne serdi.

MediaMarkt Türkiye’nin çatı şirketleri CECONOMY AG (CECONOMY) ve MediaMarktSaturn 2024-2025 döneminin ilk çeyreğine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre, grup 2024/25 mali yılının ilk çeyreğinde güçlü bir performans sergileyerek genel piyasa trendinden belirgin bir şekilde ayrıştı. Grup ayrıca Almanya’da da önemli bir büyüme kaydetti. CECONOMY CEO’su Dr. Karsten Wildberger, “Meyvelerini veren istikrarlı büyüme stratejimiz sayesinde art arda sekizinci çeyrekte de büyüme yolunda ilerliyoruz. Müşterilerimiz sunduğumuz yeniliklerimizi ve hizmetlerimizi takdir ediyor. Amacımız çok net; müşterilerimizin gerek dijitalde gerekse fiziksel mağazada bize mümkün olan her şekilde ulaşabilmesi ve sağladığımız hizmet, uzmanlık ve hız sayesinde kusursuz bir alışveriş deneyimi yaşayarak kendini her zaman özel hissetmesi. Satış kanallarımıza, mağazalarımıza ve çalışanlarımıza büyük yatırımlar yapıyoruz. Bu başarı, bizi stratejimizi tüm hızıyla uygulamayı sürdürmeye ve müşterilerimiz ve hissedarlarımız için cazibemizi korumaya teşvik ediyor” dedi.

Sekiz çeyrektir üst üste kârlı büyüme

CECONOMY, 2024/25 yılının ilk çeyreğinde satışlarını %9,51 oranında artırarak 7,6 milyar Euro’ya yükseltti. Düzeltilmiş FVÖK yıllık bazda %12,8 artarak 279 milyon Euro’ya ulaştı. Böylece CECONOMY üst üste sekizinci çeyrekte de kârlılığını artırdı. Dolayısıyla şirket, bildirilen orta vadeli hedeflerine ulaşma yolunda ilerliyor. CECONOMY’nin büyüyen iş kolları grubun brüt kârına yaklaşık üçte bir oranında katkıda bulunuyor. CECONOMY CFO’su Dr. Kai-Ulrich Deissner, “Kârlılık hedefimizi iyi sonuçlar ve finansal güçle güvenilir ve sürdürülebilir bir şekilde sürdürüyoruz. Geleceği bu sağlam temel üzerine inşa ediyoruz: Bir yandan büyüyen iş kollarımızın genişlemesini teşvik ederken, diğer yandan da maliyetlerimizi düşük tutuyor ve serbest nakit akışına odaklanıyoruz” dedi.

Başarılı çok kanallı strateji, büyüyen iş kolları yükselişte

Grubun kaydettiği olumlu gelişimin arkasında büyük ölçüde geleneksel bir perakendeciden müşteri merkezli çok kanallı bütünleşik bir platforma doğru gerçekleştirdiği stratejik dönüşüm yatıyor. Fiziki mağaza perakendeciliğinin online hizmetlerle etkili bir şekilde ilişkilendirilmesi ve kârlılığa katkıda bulunan tamamlayıcı büyüyen iş kollarının teşvik edilmesi sağlam bir temel oluşturuyor. Hizmetler, Pazaryeri, Perakende Medya ve Özel Marka gibi büyüyen iş kolları, zorlu bir pazar ortamında bile güçlü sonuçlar elde etmeyi mümkün kılıyor.

Müşteriye daha da yakın: Mağaza portföyü daha da genişledi

CECONOMY ilk çeyrekte mağaza içi satışlarını %7,2 oranında artırdı. Grup aynı zamanda fiziki mağaza perakendeciliğindeki genişlemesini de sürdürerek Almanya’da eski Gravis mağazalarından ortaya çıkan beş yeni Akıllı Mağaza açtı. Akıllı formatın ayırt edici özelliğini, mağaza trafiğinin yüksek olduğu bir lokasyonda kompakt bir alan ve seçilmiş bir ürün yelpazesi oluşturuyor. Odak noktasında MediaMarktSaturn’ün hizmetleri ve çok kanallı stratejisi bulunuyor. İsviçre’de 19 eski melectronics mağazası MediaMarktSaturn ağına başarıyla entegre edilerek Xpress mağaza formatı altında kompakt yerel tedarikçiler olarak yeniden açıldı. İtalya’da, Bennet süpermarket zinciri ile iş birliği içinde başka bir mağaza içi mağaza açıldı. Şirket bu şekilde henüz marka olarak temsil edilmediği yerlere doğru genişliyor. Yeni mağaza formatlarıyla müşterilerine daha da yakınlaşıyor ve onların ihtiyaçlarına uygun, kişiselleştirilmiş hizmet verebiliyor.

Kişiselleştirilmiş hizmet için yeni ölçüt

MediaMarktSaturn kişiselleştirilmiş hizmetlere özel bir önem veriyor. Hizmet, tüm alışveriş süreci boyunca destek sunarak müşteri ilişkilerini güçlendirmeye ve müşteri memnuniyetini artırmaya yardımcı oluyor. Bu yaklaşım, şirketi rakiplerinden ayırdığı gibi, salt çevrimiçi perakendecilere kıyasla kişisel danışmanlık gibi benzersiz bir alanı da öne çıkarıyor. Almanya’daki uygulama ocak ayının sonundan bu yana devam ediyor. İspanya’da ise ilk pilot mağazalar bahar aylarında açılacak. CECONOMY, konsepti İsviçre’deki tüm ana mağazalara ve Xpress mağazalarına entegre ediyor. Üç ülkede de halihazırda kullanılmakta olan konseptin önemli bir unsurunu da müşterilerin bireysel danışma randevularını önceden rahatça ayarlamalarına olanak tanıyan çevrimiçi randevu sistemi oluşturuyor. Müşteriler, bu sayede minimum bekleme süreleri, kişiselleştirilmiş destek ve özel destekten yerinde faydalanabiliyor.

Çevrimiçi iş kolunda güçlü büyüme

MediaMarktSaturn ilk çeyrekte çevrimiçinde de güçlü ilerleme kaydetti. Geçtiğimiz çeyrekte çevrimiçinin payı (Pazaryerinin Net Mal Değeri dahil) neredeyse %29 olurken, şirket 2025/26 mali yılı için %30’luk bir pay hedefliyor. Çevrimiçi satışlar yaklaşık %16 artarak 2,1 milyar Euro’ya ulaştı (2023/24 1. Çeyrek: 1,8 milyar Euro).

Hizmetler ve Çözümler: Satışlar %23,6 arttı

Hizmetler ve Çözümler satışları bir önceki yılın aynı çeyreğine kıyasla %23,6 oranında arttı. Özellikle sigorta, garanti uzatmaları ve telekomünikasyon hizmetlerine yönelik talepte artış kaydedildi.

Pazaryeri de büyüme yolunda

Yaklaşık 1.400 satıcı Pazaryeri’nde 2 milyona yakın ürün sunuyor. Pazaryeri satışları (Brüt Mal Değeri) bir önceki yılın aynı çeyreğine kıyasla %90 oranında arttı. Yenilenmiş ürünler kategorisi özellikle iyi bir performans göstererek toplam Pazaryeri satışlarının %10’unu oluşturdu. Finansman hizmeti de büyük ilgi gördü. Müşteriler, Pazaryerinde hemen kişiye özel finansman planları oluşturmalarına ve hemen ödeme yapmak zorunda kalmadan daha büyük alımlar yapmalarına olanak tanıyan ek bir ödeme seçeneğinden de yararlanıyor.

Sürdürülebilir ürün ve hizmetler hızla artıyor

Sürdürülebilirlik, şirketin değerlerinin ayrılmaz bir parçası ve stratejisinin temel taşlarından biridir. Şirket, özel bir alışveriş deneyimi yaratmayı ve aynı zamanda sürdürülebilirlik konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor. 2024/25 yılının ilk çeyreğinde, sürdürülebilir (Betterway – Daha İyiye)  ürünlerin satışlardaki payı 13 puanlık bir artış göstererek %25’e ulaştı. Kullanılmış cihazların iadesini içeren takas teklifi bir önceki yıla göre %20 oranında arttı. Ayrıca, bir önceki yılın aynı çeyreğine kıyasla %217’lik artışla 42.000 yenilenmiş ürün satıldı.

Güçlü faaliyet performansı

Grup ilk çeyrekte 1,5 milyar Euro’luk güçlü bir serbest nakit akışı kaydetti. Bunun ana itici gücü ise, net işletme sermayesinin daha da normalleşmesi ve satışların artmasını sağlayan ürün mevcudiyetinin iyileşmesi oldu. CECONOMY büyümesini sürdürmeyi planlıyor. Şirket, para birimi ve portföye göre ayarlanmış toplam satışlarda ılımlı bir artış bekliyor. Tüm segmentler buna katkıda bulunacak. Düzeltilmiş FVÖK’ün ise net bir şekilde iyileşmesi bekleniyor. Düzeltilmiş FVÖK’te beklenen iyileşme DACH ve Batı/Güney Avrupa segmentlerinden kaynaklanıyor.

Global moda endüstrisindeki 40 yıllık köklü mirasında kalite ve inovasyonla fark yaratan Orka Holding, Damat Tween ve D’S damat markaları ile geleceğin moda vizyonunu şekillendirmeye devam ediyor. Global moda kuruluşu, 3-17 Şubat tarihleri arasında İstanbul’da düzenlediği bu yılın ilk Yurt Dışı Bayi Toplantısında iş ortaklarını ağırladı.

Orka Holding Vadistanbul Merkez Ofis ve Showroom’da gerçekleşen etkinlikte, Damat Tween ve D’S damat’ın özenle tasarlanan Sonbahar/Kış 2025-26 koleksiyonları iş ortakları için ilk kez sergilendi. Yurt Dışı Bayi Toplantısına aralarında İtalya, ABD ve Avustralya gibi ülkelerin de olduğu Avrupa Birliği’nden Orta Doğu’ya, Türk Cumhuriyetlerinden Afrika ve Asya kıtasına kadar geniş coğrafyadan gelen iş ortakları katıldı. Bu yıl Yurt Dışı Bayi Toplantısına Almanya, İngiltere, Bulgaristan, Suriye ve Suudi Arabistan’dan da katılım oldu.

Moda ve iş dünyası için de ilham kaynağı olan etkinlikte, grubun 40.kuruluş yıldönümü nedeniyle global başarılarla dolu yolculuğunu da yansıtan heyecan verici bir atmosfer sunuldu. Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, “40. kuruluş yıldönümümüzde düzenlediğimiz bu buluşma, global ölçekte Damat Tween ve D’S damat markalarımızın lider, vizyoner, yenilikçi ve ilham verici özelliğini yansıtıyor. Damat Tween ve D’S damat’ın sürdürülebilir moda ve yüksek teknoloji içeren yenilikçi tasarımları ile lüks erkek modasında geleceğin vizyonunu ortaya koyuyoruz” diye konuştu.

Total look konsepti…

Orka Holding, Yurt Dışı Bayi Toplantısında Damat Tween ve D’S damat Sonbahar/Kış 2025-2026 Koleksiyonlarını “total look” konsepti ile tanıttı. Her stile yönelik tek askıda kombinlenen ve bütünlük içinde sergilenen tasarımlar sayesinde, Sonbahar/Kış 2023-24 koleksiyonunun sergilendiği geçen yılki Yurt Dışı Bayi Toplantısına kıyasla satış adetinde yüzde 85, ciroda ise yüzde 100 artış sağlandı.

Sessiz lüksü yansıtıyor

Büyük bir özenle tasarlanan Damat Tween Sonbahar/Kış 2025-2026 Koleksiyonu, sessiz lüksün ruhunu yansıtarak konforu minimalist silüetlerle harmanlıyor. Şehir hayatının seçkin stiline hitap eden bu koleksiyon, zahmetsiz şıklık, yükseltilmiş sportif konfor ve zamansız çekiciliğe sahip kentsel sofistike tarzıyla dikkat çekiyor. Monokrom görünümlerin ön planda olduğu koleksiyon, ipek, yün, kaşmir ve modal dokular eşliğinde şık stile vurgu yapıyor. Renk paletinde ise kahve, cherry, tonlu griler, zengin tonlar ve yumuşak pastel renkler mütevazı bir zarafeti temsil ediyor.

D’S damat, rahat ofis şıklığını yeniden tanımlıyor

D’S damat Sonbahar/Kış 2025-26 Koleksiyonu da iş yaşamındaki şıklığı ve rahatlığı modern bir yaklaşımla birleştiriyor. Yeni koleksiyonun kilit unsurları arasında teknik kumaşlar ve doğal dokular, örme kumaşlar, flaneller ve yün karışımlarıyla harmanlanmış kusursuz dokular dikkat çekiyor. Kısa kesim ve şık tasarımı ile crop kaşe montların ön planda tutulduğu tasarımlarda, sürdürülebilir ve sıra dışı özelliğiyle keçe trikolar, işlevsellerin ve konforun bir arada olduğu ceket ve paltolar göze çarpıyor. Sıcak toprak tonları, mevsimsel kahverengiler, ekru, cherry, gri, mavi ve lacivert gibi temel renkler, gelecek yıl kış sezonunun estetik anlayışını vurguluyor.