27 Mart 2018

Türkiye’nin ilk online B2B depo platformu Park Palet

Dünyada iş yapış biçimleri ve kurumlar hızla dijitalleşirken, dijital ekonominin teknolojik start-up’ları farklı sektörlere yepyeni bakış açıları getiriyor. Gayrimenkulde satın alma ve kiralama gibi alışılageldik hizmetleri kökten değişime zorlayan Proptech (Property Technologies = emlak/varlık teknolojileri) dünyada hızla yayılırken, Türkiye’deki ilk temsilcilerinden birisi, bir çok kurumun mustarip olduğu dönemsel depo kiralama sorununa verimlilik odaklı bir çözüm getiren Park Palet oldu.
 
Verimliliğin kelime anlamını yeniden keşfetmeye çalıştığımız ve devrimsel değişimleri kucakladığımız bir dönemde yola çıkan Park Palet, başarı odaklı tecrübe ve verimlilik esaslı teknolojiyi hibrit bir hizmet olarak birleştiriyor. Türkiye’nin ilk online B2B depo platformu Park Palet Kurucu Ortağı Alp Çiçekdağı ile yenilikçi fikirlerinin gelişimini konuştuk.
 
 
Park Palet nasıl bir hizmet? Neden yenilikçi?
 
Park Palet, Türkiye’de lojistik alanına yeni bir kiralama hizmet çözümü sunan bir Proptech platformu. Biz Park Paleti Türkiye’nin ilk online B2B depo pazar yeri olarak tanımlıyoruz. Park Palet üzerinden kapasite fazlası depo kiralama şirketleri ve dönemsel olarak kısa vadeli depo alanına ihtiyacı olan kurumları bir araya getiriyoruz. Depo alanlarını kiralamaya ihtiyacı olan lojistik şirketlerini, sahip oldukları fiziksel ve hizmet şartları ile platformda listeliyoruz. Dönemsel kiralama yapmaya ihtiyacı olan kurumların da bu depo alanı seçenekleri arasından kendilerine en uygun şartlardaki depoyu bulmalarına aracı oluyoruz.
 
Böyle bir fikir nasıl ortaya çıktı? Daha önceden lojistik ve ya da depolama ile ilgili bir çalışmanız var mıydı?
 
Benim esas işim gayrimenkul ve inşaat. 13 yıl bu alanlarda yurtdışında çalıştım. En son Dubai’deydim. 2011 yılında Türkiye’ye döndüm. Türkiye’de önce gayrimenkul, sonrasında lojistik alanlarında çeşitli yatırımlarımız oldu. Hala bu alanlarda bir takım yatırımlarımız devam ediyor. Ancak bu konular ile ilgilenirken sektörde belirli eksikliklerin ve ihtiyaçların olduğunu tespit ettik. Özellikle lojistik alanında faaliyet gösteren büyük depolama şirketlerinin, depolama kapasitelerinin yaklaşık %10 civarında bir bölümünü verimli kullanamadıklarını gördük. Ağırlıklı olarak büyük anlaşmalar yapan bu şirketler, yaptıkları uzun vadeli kiralamalar sonrasında depolarındaki bu atıl kalan daha küçük metrekaredeki boş alanları değerlendirmekte zorluk çekiyorlardı. Diğer taraftan özellikle perakende gibi sektörlerde de mevcut depolarında dönemsel taşmalar yaşanıyor olduğunu tespit ettik. Özellikle perakende, FMCG, otomotiv ve sağlık gibi sektörlerde şirketlerin kendi depoları bulunuyor. Ancak dönemsel olarak sıklıkla mevcut alanlarına ek ekstra depo alanlarına ihtiyaç duyabiliyorlar. Bu ihtiyaç ortaya çıktığında hızlıca ve kısa dönemli kontratlarla müsait depo alanı bulabilmek çok kolay olmuyor. Bu tespitlerimizin sonucunda arz sahibi ve ihtiyaç sahiplerini nasıl bir araya getireceğimizi düşünüp, bunu bir Proptech platformuna dönüştürdük ve ortaya dönemsel ve hızlı depo kiralama yapılabilen Park Palet çıktı.
 
Lojistikte arz ve talebi uygun şartlarda birleştirmeyi hedefleyen bu sistem nasıl çalışıyor?
 
Şöyle: tek tek görüştüğümüz, belirlediğimiz asgari fiziksel ve hizmet kriterlerine sahip olan depo sahiplerini, kiralamak istedikleri alan ve dönemle platforma dahil ediyoruz. Dönemsel ya da mevsimsel olarak belirli konum ve metrekarelerde depo kiralamaya ihtiyacı olan şirketlere bu alanları platform üzerinden sunuyoruz. İhtiyaca uygun belirlenen depo alanları arasından, kiralayacak olan şirket seçimini yapıyor ve iki taraf arasında sözleşme yapılıyor. Özetle online çalışan B2B bir depo pazar yeri. Depo sahibi ve kiracıyı online olarak eşleştiriyoruz. Ancak elbette her bir depolama kendi spesifik ihtiyaçlarına sahip olduğu için, süreç boyunca tecrübeli ekibimiz her iki tarafa da yardımcı oluyor. 
 
Platformun teknolojik boyutu ne sunuyor?
 
Sistem şu anda mevcut arz ve talebi eşleştiriyor, kiralanmaya uygun depo seçeneklerini, kiralayacak kuruma seçenek olarak sunuyor. Ancak biz Park Paleti sadece bir eşleştirme platformu olarak görmüyoruz. Yazılım geliştirme çalışmalarımız sürüyor. Hedefimiz verimlilik ve her iki tarafın da işlerini kolaylaştırmak. Platform aynı zamanda bir bilgi alışverişi ve iletişim platformu olarak da çalışıyor. Kurumlar kiraladıkları depo alanındaki ürünlerini barkod ve SKU bazında platform üzerinden takip edebiliyor. Firma ERP’leri ve depolama şirketlerinin yazılımları arasındaki uyumu sağlamak zor ve uzun süren bir işlem olduğu için biz entegrasyon gerektirmeyen bir yapı kurduk. Firmaların ERP’lerinden alınan ürün bilgileri Park Paletin ara yüzü üzerinden depolama şirketinin WMS (warehouse management system= depo yönetim sistemi) yazılımına gönderiliyor. Böylelikle şirketler Park Platform ara yüzü üzerinden depolama alanlarındaki ürünlerini takip edebiliyorlar. Çoklu depo kullanımlarında da kullanılabilen bu ara yüz sayesinde ürün takibinde büyük kolaylık sağlıyoruz.
 
Park Paletin sistemine kayıtlı mevcut depolama alanı kapasitesi nedir? Önümüzdeki dönem için nasıl hedefleriniz var?
 
Öncelikle İstanbul ve yakın çevresindeki depolama alanlarının yoğunlukta olduğu Gebze-Dilovası’na kadar olan bölgelerde bulunan depolama şirketlerinin atıl kapasitesini oluşturan 45 bin palet raflı ve yaklaşık 43 bin metrekarelik zemin depolama alanını portföyümüze ekledik. Bu kapasitenin yıl sonuna kadar en az üç katına çıkmasını hedefliyoruz. Yakın dönemde İzmir, Mersin ve Adana çevresindeki olumlu görüşmelerimiz sonucunda bu şehirlerden de kiralık alanları portföyümüze ekleyeceğiz. Bir çok kurum için farklı şehirlerde sunacağımız alanların son derece pratik olacağını düşünüyoruz. Bu yıl bu çalışmalarımızı tamamladıktan sonra 2019 yılında daha hızlı bir büyüme bekliyoruz. 2019 için öngörümüz; 300 bin paletlik bir alanı sisteme dahil etmiş olup, bunun yaklaşık 200 bin paletlik bölümü üzerinde sürekli olarak işlem yapıyor olacağımız.
 
Hedefimiz sadece dönemsel ürün taşması yaşayan büyük şirketlerle çalışmak değil. Orta ölçekli Kobilerin de ciddi ölçeklerde kiralama yapmaları gerekebiliyor. Bu konuda daha az tecrübeye ve bilgiye sahip şirketlere hem platformdan hem de deneyimli ekibimizle hizmet edeceğiz. Buna ek olarak Türkiye’den ihracat yapan yabancı şirketlerin kısa dönemli depo ihtiyaçları için çok pratik ve benzersiz bir çözüm sunmuş oluyoruz.
 
Birçok Türk şirketinin özellikle yakın coğrafyada ciddi yurtdışı yatırımları var. Bu yatırımlarda lojistik ciddi sorun olabiliyor. Bu konuda bir girişiminiz olacak mı?
 
Evet, yakın coğrafyada büyüyen Türk şirketleri arttıkça, onlara hizmet verebilmek için Türk lojistik şirketleri de bu coğrafyalarda yatırımlar yapmaya başladılar. Özellikle Balkanlar, Türki Cumhuriyetler ve Körfez bölgesi ön planda olmak üzere birçok yatırım var. Biz de zaman içerisinde elbette ağımızı bu yatırımları da ekleyerek genişletmeyi planlıyoruz. Böylece Park Palet hizmetinden sadece Türkiye’de faaliyet gösterenler değil karşılıklı olarak bu ülkeler ile ticaret yapan şirketler de kolaylıkla yararlanabilecektir.
 
Park Palet, sadece ürünleri toplu olarak depoya alıp, dönem sonu çıkışını yapan bir hizmet mi yoksa katma değerli ek hizmetler de verilebiliyor mu?
 
Sistemimize kayıtlı belirli kapasitelerde lojistik şirketleri bulunuyor. Bu şirketler palet formunda ya da metrekare bazında alanlar sunmanın yanında, ürün eşleştirme, kalite kontrol, paketleme, kolileme gibi ek hizmetler  sunabiliyorlar. Firmaların talep ve ihtiyaçlarına uygun olan depolarla bu firmaları eşleştirerek bu ihtiyaçlara da cevap vermeye çalışıyoruz. Ancak hizmetin özü palet içeriye – palet dışarıya şeklinde işliyor.
 
Ürünlerin depoda bekleme süresinde güvenlik nasıl sağlanıyor? Park Palet lojistik firması tarafından verilen hizmetin sorumluluğunu alıyor mu?
 
Biz platforma eklediğimiz her bir depolama şirketi ile birebir görüşüyor, depo alanlarını ziyaret edip sundukları şartları uzman ekibimiz ile yerinde inceledikten sonra onaylıyoruz. Sisteme giren her bir depolama şirketi, sistem üzerinden yapılan anlaşmalarda kontrat süresince depo alanlarında bulunan ürünlerin güvenliğinden sorumlular. Sigortalama karşılıklı görüşülerek arz ve talebe uygun olarak taraflar arasında yapılıyor elbette. 
 
Her iki taraf için de önemli kolaylıklar sağlıyorsunuz ama Park Palet platformunun taraflar için en önemli avantajı nedir?
 
Park Palet, hizmetin iki tarafında da bulunan taraflar için maksimum verimliliği hedefliyor. Depo kiralaması yapan firmalar için fazla zaman ve çaba harcamadan atıl kapasitelerini kiralayabilme imkanı sunuyor. Kiralama yapacak firmalar için ise yine zaman ve çaba harcamadan en uygun fiyata, en uygun konum ve şartlardaki depo alanını seçenekler arasından seçebilme imkanı sunuyor. Park Palet hem online bir Pazar yeri olarak bu ticarete imkan sunuyor hem de teknolojik altyapısı ile iki tarafa da iletişimde kolaylık sağlıyor. Ancak en önemlisi tecrübeli ekiplerimiz, her iki tarafın da kontrat süresi boyunca en etkili sonucu alabilmesi için iletişimi hiç koparmadan destek veriyor. Böylece her iki taraf için optimum verimliliğe ulaşıyoruz.
 
 
Lojistik sektöründe hem hizmet alanlar, hem de hizmet verenler için verimliliği ve iş yapış biçimlerini yeniden düşündürecek bir yenilik olan Park Palete başarılar diliyoruz. Yolunuz açık olsun...